Söylemiştim bu dizimizdeki daha önceki yazımda; Boyu 6 metre ile 7.5 metre arasında olan motorlu teknelere böyle diyorum anacım.
Bir çok amatör denizci için başlangıç teknesi olarak mükemmel seçim şeklinde gözüken tekneler bunlar. Aslında memleketimde en çok satılan sınıf ta diyebiliriz yani.
Bırakın başlangıç teknesi olmayı, ömür boyu kullanım için de tercih ediliyor.
Balık avlanılıyor, günlük geziler yapılıyor ve hatta uzun aile gezilerinde kıyı kıyı yurdum denizleri geziliyor.
Bu başlık altında bu tekneleri çalışıciim demiştim canım followırlarım.
Dizinin ilk bölümünde de, bu sınıfın ikonik teknesi "Rota 6.60 fisher" şeysini anlatmıştım.
Orda demiştim ki "bir başka üretici Neta adı ile farklı bir versiyonunu üretiyor şimdilerde. Onu da anlatayım mı size bir sonraki yayında." yaa.. Bak şimdi anlatıyorum işte.
Efenim Rota'nın yaratıcısı Aslan bey göçünce bu kavanoz dipli dünyamızdan, Rota markası sahipsiz kalmıştı. Bir kaç yapımcı heves etti aynısını yapmaya. Dişe dokunur bişi çıkmadı bu çalışmalardan. Bir tek İzmir Urla'da bir yapımcı başarılı oldu tekneleri üretmeye.
Markanın adı "Neta" oldu ve azımsanmayacak sayıda tekne üretildi.
Zaman içinde modele bağzı modifikasyonlar geldi.
Üst bina epi değiştirildi; yükseltildi, sert tavan standart oldu ve davlumbazla birleştirildi. Camlarda, havuzluk düzeninde, zincirlik ve ırgat yerleşiminde iyileştirmeler yapıldı.
Kıçtan takma modeli için bir kıç platform tasarımı geliştirildi.
Birikmiş deneyimlerden yararlanılıp, binlerce Rota kullanıcısının eleştiri ve önerileri değerlendirilip, çok ekstra olabilecek şeyler, standart haline getirildi ve daha fonksiyonel yeni bir tasarım ortaya çıkarıldı.
Bu kez markanın adı "Neta S" oldu.
2017'den 2020'ye kadar yanlış bilmiyorsam 200 adet kadar tekne üretimi gerçekleştirildi.
Bildiğim kadarı ile bu yazının yazıldığı günlerde, firmanın yaşadığı kimi güçlüklerden sonra , fiyatlar biraz yukarı çekilip, üretim sayısı oldukça düşürülmüş olsa da, firma sipariş almaya devam etmekteydi.
Daha önceki yazımda bahsettiğim Rota'ya ilişkin avantajlar ve kolaylıklar tamamen geçerli bu teknede de.
Malum boyu 6.60 metron.. Kıç platform hariç.. Gövde ağırca ve dengeli. Geniş olması da denize daha fazla tutunmasını sağlıyor. Tekne neredeyse hiç oynak değil. Bu açıdan içten takma motor alırken beygir gücünde tasarruf etmemeli derim. Umulandan ağır bir tekne.
Bu tekne de çok şekilli. Mini bir gulet gibidir bakmasını bilene.
Davlumbaz çok fonksiyonel; karda, kışta, güneşte, rüzgarda iyi iş görüyor. Davlumbazla entegre havuzluğu kapatan sert tavan da çok fonksiyonel olmuş. Tüm havuzu kapatan tente ilaveten güzellik. Tüm parçalar kapatılınca havuzluk salon gibi oluyor. Gece konaklama içinde ekstra bir imkan sunuyor. Tavanın üstü de kullanışlı. Oraya her şeyi koyabilirsin. Sankim kocca bir cipin portbagajıdır. Fakat güneş paneli epi yer kaplıyor neticeten.
Bir tek eleştiri davlumbazın yüksekliğine olabilir. Bu açıdan Rota daha şekilli duruyor. Neta'nın yüksek üst binası ise biraz havaleli duruyor bence. Tabii rüzgarlı havalarda yanal etkilere de daha fazla açık oluyor.
Öte yandan yüksek tavan bayağı ferahlık veriyor. Selvi boylu dalyan gibi delikanlılara bile baş eğdirmez anacım. Geniş havuzluk, rahat yayılma imkanı sunuyor.. Balık yakala , keyifçilik yap. Olmadı parti düzenle. Kesintisiz oturaklarda 3 kişi yatabilir rahatça. Bir masanın etrafına da 8/9 kişiyi oturtur yani. Özellikle kıçtan takma motorlu modelde havuzluk bir derya..
Mutfak desen muhkem, havuzlukta iskele tarafında. Orda pişir orda ye; gayetle pratik. Büyükçe bir buzdolabı için de yer var. Ayrıca Rota'lardan farklı olarak dümenci koltuğu dolap şeklinde yapılmış. Epi depolama alanı var. Arka yan oturakların altı portuç. Biri pis su deposu ile dolu, arka sıranın altında da benzin depsu ve aküler var. O boşluğa 80 litreye kadar bir depo sığabiliyor.
Tabii arka sıranın ve oradaki portuçun bir sıkıntı yarattığını da söyleyebiliriz. Denize erişim zor oluyor küpeşteden aşıp, arka platforma atlamak lazım. Orada bi kapı olsa ne güzel olurdu. Ama platformdan denize erişim kolay; orada bir sabit katlanır merdiven var. Duş ta orada.
Bi de bak aklıma ne geldi, teknenin burnuna ulaşıp, havuzluğa gelmek te sıkıntılı. Dar küpeştelerde tarzanlık yapıp havuzluğa atlamak gerekiyor. İn çık yaşlılara, çocuklara, sakatlara zor anacım.
Eh ne diyoruz "her şeyin bişeyi var; her çözümün de bedeli".
E kabin de var.. İki ayrı sırada 2 kişiyi yatırır. Ara tahta da var onu da koydunuz mu kocaman bir çift kişilik yatak çıkıyor ortaya.
Bu oturakların altında da portuçlar var. Onlardan birine de su deposu konulmuş. Ayrıca bir de dolap var kamarada.
Tuvalet te var bittabi.. Açık tuvalet ama kabinin kapısını kapadın mı kocaman bir kapalı tuvalet oluyor. Bizim halkımız açık tuvaleti sevmez ama bu boy teknelerde kapalı tuvalet yapmak gereksiz bence.
Küçük tekne küçük teknedir, bu teknelere süperyat muamelesi yapmak her şeyi istemek, anlamsız sıkışmalara neden oluyor. Sonunda toplamı sabit bir hacim. Zorlamalar teknenin genel formunu da bozuyor ve fiyatı da gereksiz yere yukarı çekiyor. Ama iyi haber tuvalete şık bir kapaklı dolap yapmışlar, kullanmadığınız zaman güzel bir oturak oluyor.
Tabii ayakta duracağım diyenlere de kötü haberim var. Yükseklik elverişsiz kamarada. İki büklüm girip çıkacaksınız içeri.
Kabin üstünde yayılacak yer de var, koy minderleri güneşlenme terası sana..
İçten takma motorlar Rota'daki ile aynı özelliklerde. 40 hp bir motor olur zannımca. Bir Yanmar mesela dadından yenmez. Mitsubişhi de olur ama. Ne yazık ki gömme diil motorlar.
Kıçtan takma modeli ise, bu iş için bir tasarım geliştirildiğinden daha kullanışlı olmuş.
Kıçtaki standart platform üzerinde, 70 HP'ye kadar motor takılabiliyor ve bu motorun varlığı havuzluğun düzenini hiç bozmuyor. Yine de 60 HP motorlardan fazlası fazla bence.
7/8 knot gezi hızı ve 11/12 knot maksimum hızlara ulaşabiliyor tekne bu motorlarla.
Tabii siz burada şinci hemen sorarsınız "hangi motorlu tekneyi almalı" diye. Kıçtan takma mı yoksa içten takma mı olmalı ? İşte bütün mesele.. Dur bunu başka bi yazıda anlatayım uzun uzun..
İşçilik ve finishing en birinci kalite değil dersem üzülür müsünüz? Kullanılan malzemelerin de en iyinin iyisi olmadığını söylemeliyim.
Bakım, tutum, kışlama, bağlama ya da kullanım açısından da kolaylıklı bir tekne. Römorka geliyor mesela. Fakat aşağıda salmamsı bi parça var, o nedenle özel bir römork gerekiyor.
Son tahlilde uyar valla. Zamanımızda "nispeten az para ile satın alınabilecek en çok tekne"..
Bildiğim kadarı ile bu denli çok amaca hizmet edebilen, bu kadar fonksiyonel daha ucuz bir tekne yok pazarda.
Hemen fiyat geldi di mi aklınıza "kaça acaba?" diye. Bilmem valla durmadan değişiyo fiyatlar. Ama motor ve donanım dahil 150.000 liraya hazırlayın kendinzi diyeyim de sonradan hayal kırıklığı olmasın. 2020 Şubat ayında yazdığımı görüyonuz di mi bu yazıyı. İyi..
Tabii daha konforlu, daha büyük, daha hızlı, daha iyi tasarlanmış, çok daha güzel ve güvenli onlarca tekne var piyasada ama fiyatları da epi yukarda.
Ne diyoruz "her seçim bir vazgeçiştir" netekim.
Bi de şu vardı yanlış hatırlamıyorsam "ne ka ekmek o ka köfte"..
Ya da "para var çözümün daha iyisi var.."
Neyse benden bu kadar canım followırlarım.
Hadi bayy..
Merhaba... paylaşımlarınızdan tekne alım sürecini takip ettim az biraz. Benzer tekneleri az çok incelediniz. neta ve rakser 7.00 arasında karar vermem gerekiyor. eşim ve oğlum ile kısa gezi yada bir kaç gün konaklamalı geziler için kullanacağım ve römorka alınması önemli benim için. Rakser in eksileri nelerdi sizce? görüşleriniz değerli benim için.
YanıtlaSilBence Rakser de çok güzel tekne. Bir eksisi yok. Fark var sadece. Seçimler önemli. Tabii fiyat ta biraz pahalı.
YanıtlaSilTeşekkürler...
YanıtlaSil