5 Nisan 2020 Pazar

- SİR ALEC ROSE BEY..

Canım followırım nasıl bi adamsam artık denizcilik için saçımı süpürge etmekte , canımı dişime takaraktan, tek tek basaraktan, bade süzerekten ne hikayeler bulup çıkarmakta gözlerinizin önüne sermekteyimdir.
Nerdeyse annatmadığımız kahraman kalmadı denizcilik aleminden..
Bu günde bu amcamı anlatayım dedim, hemen klavyemi, mausumu kuşanıp, daldım tarihin tozlu yaprakları ormanına.
Bu gece kahramanımız o.
"Sir Alec Rose" bey..




Aslında bi manav. 1908 doğumlu..
2. dünya savaşı zamanında Kraliyet donanmasında çalışırken denizcilik tutkusu azmış iyice. Tek başına seyir yapma sevdalısı imiş. Savaştan sonra bulabildiği her teknede yelken eğitimleri almış pratik yapmış.
Sonunda 2. el bi tekne bulmuş. Daha sonra ünlü olacak Teknesi "Lively Lady"e kavuşmuş.



S. J. P. Cambridge yapımı, 36 ft denizci bi tekne.
Bizimki tekneyi baştan elden geçirmiş, bir de Mizana ekleyerek ketch haline çevirmiş.


Hatta 1964'te o tekne ile 2. Atlantik geçişi yarışına katılmış ve bitirmiş yarışı. Alet edavat telsiz melsiz olmadığından yarışı bitirdiğini sağdan soldan duymuş.

Derken Namı ile maruf Cichester kaptanın (ki annatmıştım bu amcayı da size) tek başına hiç durmadan yapacağı dünya turunu duymuş, biti kanlanmış. Ben de yapacağım, yarışacağım ve ondan önce bitireceğim demiş. Cichester kaptanın "Gypsy Moth IV" ü ile aynı zamanda (1966) yola çıkmayı planlamış.
Planlamış ta arızalar çıkınca geri durmak zorunda kalmış ama vazgeçmemiş. Ne demişler "ancak vazgeçersen kaybedersin".


Bir yıl sonra 16 Temmuz 1967'de yolculuğuna başlamış..
17 Aralık'ta, 155 gün ve 14.500 mil sonra, oğlunun yaşadığı Avusturalya'nın Melbourne kentine varmış. Orada bi durmuş oğlunu görmüş , hasarlı direğini onartmış, tekrar yola koyulmuş.

Tabii hiç durmadan yapılan bir dünya turu olamamış bu.
Olsundur kaptanımız artık bir kahramandır.
Bu işlere bayılan İngilizya basını amcamın gezisini takip etmekte, İngiliz halkı helecan içinde başarıp dönmesini beklemektedir.



Nihayet 4 Temmuz 1968 tarihinde yola çıktıktan 354 gün sonra, 60. doğum gününden 10 gün önce memleketine varır amcam. Yüz binlerce kişilik bir kalabalık büyük tezahürat ile karşılar kendisini. Bak burada da bi filmisi var karşılamanın:
https://www.facebook.com/yachtingmonthlymag/videos/10155891887335700/

Tabii hemen kraliçe kendisini Sir yapar. Artık ünlü bi meşhurdur kendisi.
Bittabi kitap yazar.
Rose'un seyahatleri "My Lively Lady" adlı kitabında ayrıntılı olarak yer almaktadır. Bir de çocuk versiyonunu yazmış kitabın.


İşte böyle sıkı denizci abimiz 1991'de hakkın rahmetine kavuşmuş.
Ben de annatmışımdır olayı. Siz de yapın sizi de annatayım.
Ben de yaparım ama klavye başında kahve yudumlarken geyik yapmak daha hoşuma gidiyor. Gidiyor da tarih beni diil yapabilenleri yazıyor vesselam. O da tarihin ayıbı olsun artık.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder