Yaz yaz bitmedi vallahülazim.
Son bölüme geldik işte anacım. Vedalaşıyoruz bu gün bu diziyle.
Fekat ilgi gördü yazılar ne yalan söyliim. Faideli bi eserdir zannımca.
Öyle yorumlar yapmış ki bağzı followırlarım, ne kadar sevindiğimi anlatamam yani okuyunca.
Dibim mi düştü desem, beynim uçtu mu desem, göz yaşlarımı tutamadım mı desem valla ne desem bilmiyorum. Ne kadar teşekkür etsem azdır onlara. Ne demişler "marifet iltifata tabidir".
Neden yazıyoruz ki böyle haldır huldur.
Bir çift güzel söz için bea.
Dizinin her bölümü 1.500 civarında kişi tarafından okunmuş blogta.
Blog desen 30.000 tıka ulaşmış toplamda.
Fena diil valla, sonuçta 3 ayda iyi iş vesselam.
Salgın başında başlamıştık blog yazmaya. Feys sayfamız 5 yıldır yayında o başka.
Tıklayan parmaklar dert görmesin anacım.
Neysee bir önceki bölümde 2. el tekne alınır mı meselesini de konuşmuştuk.
Şinci şoraya geldik anacım:
Yerli tekne alınır mı? Yoksa yabancı bir marka mı almalı..
Şöyle söyliim yerli de olur yabancı da, yeter ki iyi tekne olsun fiyatı da makul olsun.
Yerli tekneler de genellikle tasarım, finishing ve kalite sorunları oluyo diyollar.
Eh olanı da var olmayanı da; bakıceksin teknenin teşkilatına.
Pek güsel yerli teknelerimiz de var, beter böcek yabancı yapımlar da. Önemli olan yapanın bakışı yeteneği, deneyimi, iyi düşünceleri.
Ne demişler "her seçim bir vazgeçiştir netekim". Parasına güvenen borazancıbaşı bu işte.
Bizim hedef kategorimizdeki yabancı teknelere bi göz atalım hadi. Beyin sporu olsun.
Mesela alalım Finlandiya yapımı şu tekneyi:
"Axopar 28" dir kendisi.
Yazı dizisinin başından beri anlattığımız aradığımız özelliklere sahip bi sefine.
Biz de onu almak isteriz bittabi.
Her havada gider, her yere gider, dengeli güçlü bir gövde tasarımı, 50 knota kadar hızlı gider, yatırır, yedirir, içirir, römorka gelir, plaja çıkar, bakımı tutumu dert olmaz, her sığlığa girer, sağlamdır felan. Yalan mı? Diil bittabi. Kem söz söyleyeni allah çarpar vallahülazim.
Bu nitelikte bişi var mı yerli imalat ? Benim bildiğim yok.
O zaman tamamdır. Hemen gidip bundan alabiliriz bi tane. Ama durun hele o soruyu sormadan olmaz bittabii. Kaçaymış?
Yuvarlak hesap motor dahil 90.000 avrolarda..
Yani 700.000 lira gibi bişi. Vergi transfer donatım felan da ayrı.
Bi tane 2. eli vardı arandığımda, bizim memlekette satılıktı. 2014 modeldi ve üstelik aft kabini de yok daha az özellikli bişiydi yani. Ne istiyollardı dersiniz ? Tam 570.000 törkiş lira. 6 ay önceydi hemde.
Yaa.. Brrr..
Hemen vazgeçtik, listeden çıkardık markayı. Alamıyoruz pahalı bişi malum. Geçiniz.
Bi de bu var sevdiklerimden. "Targa 27.2" şeysi. O da denizci, o da dengeli, güçlü sıkı bir tekne bir teknoloci harikası.
40 knot basan, 400 HP motorunan her yerlere gidebilecek bir tekne.
Benzerleri yapılıyodu ülkemizde bir ara, üstelik güsel de yapıyollardı şimdilerde ne oldu bilmiyorum yapıyollar mı acaba hala.
Yabancısı yaklaşık 200.000 pound. Yani 1.7 milyon lira.. Breh breh breh.. Tutmayın beni kaçıyorum. Arkama da bakmıyorum.
Şimdi de bunlardan farklı olmak üzere bir alt sınıfa bakalım.
Şuna baksak mesela:
Bu "Jeanneau Marry Fisher 6.95"; aynı kategoride sayılabilecek, denk gelecek benzerleri var yerli yapım.
Bu arkadaşımız 30.000 avrolarda. Yanlız motor yok. Bi de makul bi motor taktığınızı düşünelim, oldu 50.000 avro.. Yani 400.000 lira diyelim, vergi mergi transfer felan bulur valla.
Dur bi de "Beneteau" tayfasına bakalım.
Mesela "Antares 7";
Kaç para?
Sıfırının fiyatının motorsuz 27.000 avro felan olduğunu duydum. 150 hp suzuki motorunan aldık diyelim o da geldi 50.000 avrolara. Geçiniz delikanlıyı bozar anacım o kadar avro vermek 7 metron bi tekneye.
Sonuç;
Demek ki 7 metron civarı bir yabancı güsel için 400.000 liradan daha fazla bir parayı gözden çıkarmamız gerekecek neticeten.
Yabancılarda durum bu özetle. Tabii binlerce değişik model var ama hepsini yazsam okumazsını bu uzun yazıyı. Feys sayfamızı takip edenler aşina bu güzellere netekim.
Tasarım, teknoloci, işçilik, çok sayıda üretimin verdiği deneyim, hız konfor denge derken iyi tabi de, fiyatlar nanay anacım. Bize gelmez binaenaaleyh.
Özellikle bizim kullanma alışkanlıklarımız hesaba katıldığında, tekneyi çok zorlamaya gerek yok diye düşündüğümüzde, napıcağız o kadar hızı dediğimizde "Yerli teknelerden daha fazla ne var ki bunlarda bizim için o fiyat farklarını hakkedecek" diye soralım, ortamlardan uzayalım anacım..
"Para var çözüm var" diye ekleyelim.
"Benim param var, veririm anasını satayım" diyenlere saygı gösterelim, "Yerli malı Türkün malı, her Türk onu kullanmalı" diyelim, yabancı pazarlardan ufak ufak tüyelim.
Dönelim yüzümüzü yerli imalatlardan 7 metreliklere.
Orada da çarşı karışık. Tabii marka model çok var. Anlatmakla bitmez.
Girişimcimiz de çok vesselam. Bağzılarını anlatmıştık burada.
Yüzlerce tekne yapmış bilinçli üreticilerimiz de var, bi tasarım bulup, bi örnek yapıp kendini pazarlara atanlar da; müşteri çıkarsa yaparım diyip, 2 resim çiziktirip, alemlere akanlar da.
Ciddi olmak lazım neticeten.
Eski bölümlerde bizim tekne seçim parametrelerimizi anlatmıştım.
Tabii herkesin zevki, bütçesi, ihtiyaçları farklı olduğundan türlü çeşitli seçenekler üzerinde durabilir halkımız. Ben bizim kafayı anlatıyorum sevgili tayfa.
Çemkirmeyin garibin akıllarına.
Pratik olacak, kolay kullanımlı olacak, gerektiğinde römorka alınabilir olacak, bakım tutum masrafları az olacak, illa da ucuz olacak, tuvalet mutfak kamara havuzluk derken asgari bir konfor olacak, gerektiğinde kolayca satılacak felan diye bişiler yazmıştım hatırlarsanız.
Hatırlamıyosanız da o bölüme dönüp okuyun. Bi daha annatamaycam şinci. Yandaki menüde var eski bölümler.
Neyse sonuç olarak bu parametrelere uyan bir kaç yerli markaya göz atmıştık o dönemde değerli takipçilerim. Şöyleki:
Biri Sancak SVT 7.20
Biri Nauta 6.80
Biri Neta Fisher 6.60
Biri Tacar 6.50
Biri Rakser Sloop 7.00
Biri Safter 6.30 CC
Tabii başka güsel imalatlar da var ama biz böyle bi kısa liste yapmıştık. Bu teknelerin bağzılarını özel olarak incelemiştik bu sayfada. Yandaki menüden (7 Metrelikler) dizimize bi bakın isterseniz.
Listeyi aldık önümüze, bakarken bakarken cüzdanı bi daha yoklayınca yenge dedi ki "fiyatı 150.000 liradan pahalı olanları sil bi kere o listeden". 6 ay öncesi idi bu hatırlayın.
Iııgh! olduk tabii ama ekönömik davranıcağımıza söz vermiştik başlarken.
Çaresiz sildik bağzı güzelleri..
Bi de bu fiyatın üstüne çıkınca, yukarda anlattığımız yabancıların 2. eli devreye giriyor devreye.. Tertemiz az kullanılmış yabancı teknelerin 2. elleri ile yaklaşık aynı fiyata geliyor kimi yerliler.,
İşler iyice karışıyor.
O mu bu mu derken hoşafın yağı kesiliyor; sonuçta çıkmayalım oralara, erkeklik biz de kalsın dedik.
Böylece o zamanın fiyatları ile 150.000 liranın altında tam tekmil satış fiyatı veren
teknelerle kaldık başbaşa.
Eh yaptık bi seçim neticeten.
Ne mi aldım?
Amaaan ne yapacaksınız benim ne aldığımı öğrenip ?
Önemli diil canım followırlarım.
Siz de bu kontrol listelerini çalıştırıp, kendiniz için güzel bi seçim yapın.
Alın bi güzel "küçük güzel", hayatınızı yaşayın, mutlu olun.
Unutmayın her seçim bir vazgeçiştir.
Az olan aslında çoktur bile.
Yeter ki yüzen bi tahtanız, olmadı bir plastik leğeniniz olsun denizde.
Küçük bişi alın, ucuz bişi alın, basit bişi alın, kolay bişi alın ama hemen alın.
Hadi bakalım mutlu güzel sağlıklı günler herkeşlere.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder